İngilizce öğrenmek, dünyanın en yaygın ve kullanılan dillerinden birini öğrenerek dünyaya açılmanın anahtarı gibi görünür. Ancak, bu dili ustalıkla, hele ki ileri bir yaşa geldiğinizde çabucak öğrenmek hiç de kolay olmayabilir. Birçok kişi, yıllarca çaba harcamasına rağmen istedikleri seviyeye ulaşamaz ve “Ben neden İngilizce öğrenemiyorum?” gibi bir yakınma ve yanılgıya kapılabilir. Ancak, çoğu zaman bu gibi şikayetlerin ardında sıklıkla yapılan ufak hatalar ve yanlış stratejiler yatar.

Dil öğrenme sürecinde yapılan yaygın hatalar, sadece İngilizce için değil, herhangi bir dil öğrenimi etkiler ve hepsini öğrenme sürecinde geçerlidir. İyi seviyede İngilizce bilmek ve özgüvenli bir şekilde uygulayabilmek için öncelikle nerede hata yaptığınızı tespit etmenin faydası olabilir. Bu hatalar yanlış yöntemler veya motivasyon eksikliği, çabuk pes etme, çabuk sıkılma gibi çeşitli ve aslında oldukça “basit” nedenlere dayanabilir. İngilizce öğrenemiyorum ne yapmalıyım diyorsan ya yeterince çaba göstermiyor ya da eğitimi yanlış yerden almayı deniyor olabilirsin. İngilizce öğrenirken yaptığın hataların öncelikle neler olduğunu öğrenerek hatalarından kolaylıkla kaçınabilir ve dil öğrenme sürecini çok daha verimli hale getirebilirsin!

En heyecan verici tecrübelerden biri olan dil öğrenme yolculuğunu etkili hale getirmek için bu yaygın hataları inceleyebilir ve öğrenme sürecinde kendine bu hataları hatırlatarak onlardan uzak durmayı deneyebilirsin.

1- Tek Bir Öğrenme Yöntemine Bağlı Kalmak

Konfor alanından çıkmamak, alışkın olunan bir yöntemi benimseyip yalnızca bu yönteme sadık kalmak yeni bir şey ya da İngilizce öğrenirken en sık yapılan hatalardan biri olabilir.

Her insanın özel olduğu öğrenme sürecinde de unutulmaması gereken bir noktadır. Kendinize durmadan İngilizce en kolay nasıl öğrenilir sorusunu sormak yerine BEN İngilizce’yi en kolay nasıl öğrenebilirim sorusunu sormak bu hatadan kaçınmak için atacağınız ilk adım olabilir. Kişiliğinizi en iyi kendiniz tanıyabilir ve en iyi öğrenme yönteminin sizin için hangisi olduğuna kendiniz karar verebilirsiniz. Herkesin öğrenme tarzı farklı olduğu için çeşitli yaklaşımları deneyip hangisinin sizin için faydalı olduğunu keşfetmeniz öğreniminiz için etkili olabilir.

Sadece bir dil kursuna kaydolmak veya yalnızca bir dil öğrenme uygulamasını kullanmak, öğrenme sürecini kısıtlayabilir. Her kaynağın kendine özgü avantajları ve dezavantajları vardır ve tek bir kaynağa bağlı kalmak, öğrenme potansiyelinizi sınırlamak anlamına gelir.

Bunun yerine, çeşitli öğrenme kaynaklarını ve yöntemlerini bir araya getirerek daha kapsamlı bir öğrenme deneyimi elde edebilirsiniz. Bir yandan İngilizce kurslarına kayıt olarak sistematik bir öğrenme deneyimi yaşayabilir, bir yandan da online dil öğrenme uygulamalarını kullanarak pratik yapabilir, konuşma kulüplerine katılabilir, yurt dışına çıkabilir veya makaleler, filmler ve podcastler kullanarak dilinizi geliştirebilirsiniz. Özellikle de evde İngilizce nasıl öğrenilir diyorsanız online eğitim platformlarını, İngilizce kitapları ve filmleri rutininize kesinlikle eklemeniz gerekir!

Dolayısıyla tek bir yöntem ve kaynak yerine çeşitli öğrenme kaynaklarını ve yöntemlerini deneyerek, kendinize özel etkili öğrenme tarzınızı keşfedebilir ve en etkili olanları belirleyebilirsiniz. Böylece, dil öğrenme süreciniz çok daha verimli hale gelebilir ve küresel nitelikteki hedeflerinize daha hızlı ulaşabilirsiniz. İngilizce ve diğer dilleri öğrenme yolculuğunuzda tek bir öğrenme yöntemine bağlı kalmaktan kaçının ve çeşitlilik sağlayarak dil öğrenme yolculuğunuzu zenginleştirin!

2- Sabırsız Davranmak, Hemen Sonuç Almayı Beklemek

Sabırsız davranmak, insanların süreç isteyen her konuda yaptığı hatalardan biridir belki de. Pek çok insan, merak saldığı ya da öğrenmeye karar verdiği şeylerde hemen profesyonel olmayı bekliyor. Kısa sürede profesyonel olmadığında da motivasyon düşüklüğü ve özgüven kaybı gibi nedenler, süreçten soğumanıza neden olabiliyor.

Özellikle de dil öğrenirken hemen sonuç almayı beklemek, hiçbir şekilde gerçekçi olmayan bir beklentidir. Dil öğrenme, zaman alan bir süreçtir ve anında mükemmel sonuçlar elde etmek elbette mümkün değildir. Sabırsız davranmak, öğrenme motivasyonunuzu azaltabilir ve sizi hedeflerinizden vazgeçmeye dahi yönlendirebilir.

Dolayısıyla hedefiniz özellikle de iyi seviyede İngilizce bilmek ise, hedeflerinize odaklanmanız, sabırla pratik yapmaya ve çalışmaya devam etmeniz dil öğrenmenin en önemli anahtar noktalarından biridir. Her gün küçük adımlarla ilerleyerek, sabırla çalışarak ve farklı yöntemlerle düzenli pratikler yaparak dil becerilerinizde önemli ilerlemeler kaydedebilirsiniz. Sabırsızlık duygusunu kontrol altında tutmak ve sürecin tadını çıkarmak, dil öğrenme yolculuğunuzu daha keyifli hale getirecektir.

3- Pratik Yapmayı İhmal Etmek, Dersi Derste Bırakmak

İngilizce öğrenmenin en iyi yolu, en iyi eğitim kurumundan ders almak ya da en iyi olduğu düşünülen öğretmenden özel ders almak olarak düşünülebilir. Ancak dil öğrenirken “en iyi yol” diye bir yol elbette yoktur. En sık yapılan hatalardan biri de “nasıl olsa dil kursuna gidiyorum”, “İngilizce özel ders alıyorum”, “günde bir saat online İngilizce platformu kullanıyorum” gibi düşüncelerle pratik yapmayı ihmal etmektir.

Dil öğrenmek için o dilde yoğunlaşmayı bilmek, o dili gerçekten de günlük hayatınızın içerisine dahil edebilmek gerekir. Pratik etmenin en keyifli yolları orijinal dilinden diziler, filmler, belgeseller izlemek ya da kitaplar okumaktır. Bu sayede dilin gündelik kullanımına da tanık olabilir, yalnızca kural öğrenmekten çok daha fazlasını edinebilirsiniz. Ayrıca, İngilizce dil kurslarının düzenli speaking club etkinliklikleri de iyi bir pratik yapma yoludur. Hatta İngilizce pratik yapmak için en iyi yöntemlerinden biri de yurt dışına çıkmak, dil eğitimine yurtdışında devam etmek olabilir.

4- Özgüvensiz Davranmak, Hata Yapmaktan Korkmak

Hata yapmak ve yapılan hatalardan ders çıkarmak, dünya tarihindeki en klasik fakat etkili öğrenme yöntemlerinden biri olabilir. İnsanlar, yaptığı hatalar sayesinde daha dikkatli olmayı ve eksiğinin nerede olduğunu keşfetme şansı elde eder. Dil öğrenme süreci de kimilerine zorlu ve utanç verici gelebilir ve hata yaptıkça özgüveninizi zedeleyebilir. Hata yapma korkusuyla dolu bir ortamda, öğrenme motivasyonunuz azalabilir, dolayısıyla da ilerleme kaydetmeniz zorlaşabilir.

Özellikle de sıfırdan İngilizce öğrenirken hata yapmak tamamen doğaldır ve dil öğrenme sürecinin bir parçasıdır. Herkes, dil öğrenirken hatalar yapar ve bu hatalardan ders çıkarmak etkili bir öğrenme deneyimi için önemlidir. Hata yapma korkusuyla başa çıkmak için öncelikle bu korkuyu kabul etmek ve hataları bir öğrenme fırsatı olarak görmek gerekir.

Kendinizi eleştirmeden önce, başlangıçta zorlu olabilecek bir süreçte olduğunuzu hatırlamak önemlidir. Herkesin öğrenme süreci farklıdır ve herkes farklı bir hızda ilerleme kat eder. Kendinize zaman tanımak ve hatalarınızı kabul etmek, özgüveninizi güçlendirecek ve İngilizce öğrenme motivasyonunuzu artıracaktır.

İnsan içinde konuşmaya korkmadan, hata yapmaktan çekinmeden, özgüvenli bir şekilde İngilizce konuşmaya başlarsanız, zamanla hatalarınızın sayısının önemli ölçüde azalacağını keşfedebilirsiniz!

5- Dilin Kültürel Bağlamını Göz Ardı Etmek: Dil Demek Kültür Demek!

Neden İngilizce öğrenemiyoruz sorusuna verilecek yanıtlardan biri de dil öğrenirken kültürel bağlamın öneminin azımsanması, kültür gibi belirleyici bir etkenin sürece dahil edilmemesidir. Bir dili, o dildeki kelimeleri, atasözlerini ve deyimleri yaşatan şeyin aslında kültür olduğu hiçbir zaman unutulmamalıdır.

İngilizce öğrenirken kendi kültürümüzün bakış açısıyla düşünmek bizleri zorlayabilir. Bazı kelimeleri ya da cümleleri kafamızda tamamen Türkçe’ye çevirmek, Türkçe düşünmek yerine dilin orijinal kültür bağlamı kapsamında düşünmek öğrenme sürecimizi ciddi anlamda hızlandırır. Zaten bu yüzden yurtdışında dil öğrenmek ya da film ve diziler izleyerek dil öğrenmek daha etkili bir yöntem olabilir.